Sarp
New member
[color=]Ya Fettah Ya Alim Kaç Kere Okunmalı? Forumun En Aydınlatıcı (ve Komik) Tartışması![/color]
Selam dostlar!
Geçen gün sabah kahvemi içerken bir düşünce düştü aklıma: “Ya Fettah Ya Alim kaç kere okunmalı?” Sonra kendi kendime dedim ki, “Bu soruyu forumda sorsam mı, yoksa açılacak kapılar beni doğrudan kahvehaneye mi götürür?”
Hazırsanız bugün biraz maneviyat, biraz mizah, biraz da erkeklerin strateji, kadınların sezgi dolu bakış açılarıyla bu konuyu birlikte yoğuralım. Çünkü hem “Ya Fettah” (açan, çözüm bulan), hem “Ya Alim” (bilen) bize çok şey anlatıyor — hem ruhsal hem de gündelik hayatımızda.
---
[color=]Kapılar Açılıyor Ama Hangi Kapılar?[/color]
“Ya Fettah” kelime anlamıyla “açan, fetheden, çözen” demek.
Yani teorik olarak bunu okuyan kişi, kapalı işleri açar, tıkanmış muslukları çözer, bazen de Google Chrome’daki donmuş sekmeleri bile kurtarabilir (belki).
“Ya Alim” ise “her şeyi bilen” anlamına geliyor. Bu da demek oluyor ki, bu ismi zikreden kişi, bazen kahvedeki maç yorumlarından tutun, sevgilisinin “bir şeyim yok” cümlesinin ardındaki gizli anlamı bile çözebilir.
Ama işte mesele şu: Kaç kere okuyacağız?
33 mü, 99 mu, yoksa “internet kopana kadar” mı?
---
[color=]Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı: Kaç Kere Okuyalım, Ne Kazanalım?[/color]
Şimdi dürüst olalım beyler…
Birçok erkek için bu konu bir “proje planı” gibi.
Hemen Excel dosyası açılır:
- Amaç: İşlerin açılması.
- Araç: Ya Fettah Ya Alim zikri.
- Metot: Sabah-akşam 33’er defa.
- Beklenen sonuç: Patron maaşa zam, araba çekilişinden Mini Cooper.
Erkek forumdaşlardan biri mutlaka çıkar ve şöyle der:
> “Arkadaşlar ben 99 kere okudum, ertesi gün park yeri buldum. Tesadüf mü bilemem ama işe yarıyor!”
Bir diğeri gelir:
> “Ben 313 kere okudum, hâlâ kombi arızalı ama içim huzurlu.”
Bu noktada anlarız ki erkeklerin yaklaşımı net: stratejik, ölçülebilir ve sonuç odaklı.
Onlar için “Ya Fettah Ya Alim”, tıpkı bir yatırım gibi — “bugün okurum, yarın getirisi olur.”
---
[color=]Kadınların Empatik Yaklaşımı: Kalple Okunur, Sayıyla Değil[/color]
Kadın forumdaşlarımız ise olaya daha kalpten, daha sezgisel yaklaşır.
Onlar için mesele sayıda değil, niyettedir.
Bir kullanıcı şöyle yazar:
> “Ben Ya Fettah Ya Alim’i saymadan okuyorum, çünkü Rabbim kalbimi biliyor.”
Bir diğeri cevap verir:
> “Ben sabah işe giderken otobüste içimden tekrarlıyorum, sonra mucize gibi o gün herkes gülümsüyor.”
Kadınların bu yönü çok güzel çünkü onlar zikri bir ritüel değil, bir duygusal bağlantı hâline getiriyor.
Yani erkekler “kaç kere okuyayım ki sonuç alayım?” diye düşünürken, kadınlar “nasıl hissedeyim ki kalbim huzur bulsun?” diye yaklaşıyor.
Bu fark, forumun en tatlı tartışmalarından birini doğurur tabii:
> “Önemli olan sayısı mı, samimiyeti mi?”
---
[color=]Bir Forum Klasiği: “Ben Denedim Arkadaşlar!”[/color]
Hiçbir forum tartışması, deneyim paylaşmadan tamamlanmaz.
O yüzden mutlaka biri çıkar ve şöyle yazar:
> “Arkadaşlar ben 40 gün boyunca her sabah 99 kere Ya Fettah Ya Alim çektim. 41. gün evin kapısı kendi kendine açıldı, ama meğer rüzgârmış.”
Bir başkası da gelir, konuyu bambaşka boyuta taşır:
> “Ben okudum, gerçekten işlerim açıldı. Ama sonra yanlışlıkla ‘Ya Kahhar’ dedim, patronla kavga ettim. Denge önemli arkadaşlar.”
İşte tam bu noktada forum gülmekten kırılır. Çünkü bir yandan herkes ciddi ciddi düşünür, diğer yandan “maneviyatla mizahın kardeş olduğu” gerçeğini hatırlar.
---
[color=]Bilimsel (!) Bir Yaklaşım: Zikir Frekansı ve Beyin Dalgaları[/color]
Biraz da işin “bilimsel görünen” kısmına bakalım.
Psikolojik araştırmalar (evet, gerçekten var) gösteriyor ki, düzenli tekrar edilen kelimeler, beynin alfa dalgalarını artırıyor. Yani sakinlik, konsantrasyon ve iç huzur sağlıyor.
Dolayısıyla “Ya Fettah Ya Alim” zikrini 33, 99 ya da 1000 kere okumanın biyolojik etkisi, stres hormonu kortizolü azaltmak olabilir.
Tabii bunu duyan erkek forumdaş hemen hesap yapar:
> “Demek ki 33 kere okursam %30 huzur, 99 kere okursam %90 huzur geliyor?”
Kadın forumdaş ise daha derin düşünür:
> “O zaman demek ki ben içten okuyunca beynim değil, kalbim sakinleşiyor.”
Ve işte böylece forum hem mistik hem nörobilimsel bir tartışma alanına dönüşür.
---
[color=]Rakamların Ötesinde: Zikir Bir Enerji, Bir Niyet[/color]
Aslında sayı ne olursa olsun, her tekrar bir niyetle anlam kazanır.
“Ya Fettah” demek, “kapanan yollar açılsın” demektir.
“Ya Alim” demek, “ne yapmam gerektiğini bilebileyim” duasıdır.
Yani biri anahtarsa, diğeri rehberdir.
Bir forumdaş bunu çok güzel özetlemişti:
> “Ya Fettah kapıyı açar, Ya Alim o kapıdan girip girmemem gerektiğini öğretir.”
---
[color=]Forumun En Neşeli Kısmı: Espriler ve Gerçekler[/color]
Tabii konu “kaç kere okunmalı” olunca mizah da kaçınılmaz:
- “Ben 7 kere okudum, ama Wi-Fi açılmadı.”
- “33 kere okuyunca çay taşmadı, ama kedi yine de üstüme atladı.”
- “99 kere okudum, marketteki indirim kapısı açıldı. Bu da bir fetih sayılır mı?”
Bu tür yorumlar forumu hem gülümsetir hem de düşündürür. Çünkü aslında herkes bilir ki, mesele mucize beklemek değil; tekrarın insanın iç dünyasında yarattığı dinginliktir.
---
[color=]Peki Kaç Kere Okumalıyız?[/color]
Cevap net: Ne kadar ihtiyacın varsa, o kadar.
Kimine göre 33, kimine göre 99, kimine göre bir kahve molası süresi kadar.
Asıl mesele, “okurken kim olduğun” ve “ne dilediğin.”
Çünkü bazen bir defa içten söylersin, 1000 defa tekrar etmeye bedeldir.
---
[color=]Sonuç: Hem Gül, Hem Düşün, Hem Oku[/color]
Bu forumun güzelliği burada: Bir yandan manevi konular konuşuyoruz, bir yandan birbirimizi güldürüyoruz.
Erkekler strateji kurarken, kadınlar kalplerine danışıyor.
Ama sonunda herkes aynı yerde buluşuyor: iç huzurda.
---
[color=]Soru Zamanı Forumdaşlar![/color]
Peki siz ne düşünüyorsunuz?
Kaç kere okudunuz, ne oldu?
Bir keresinde “Ya Fettah Ya Alim” dediniz de gerçekten işleriniz açıldı mı, yoksa sadece dolabın kapısı mı?
Yoksa en güzeli saymadan, sadece hissederek mi okumak?
Yorumlarda buluşalım. Hem gülelim, hem biraz açılalım — belki Ya Fettah da gülüyordur bizi izlerken.
Selam dostlar!
Geçen gün sabah kahvemi içerken bir düşünce düştü aklıma: “Ya Fettah Ya Alim kaç kere okunmalı?” Sonra kendi kendime dedim ki, “Bu soruyu forumda sorsam mı, yoksa açılacak kapılar beni doğrudan kahvehaneye mi götürür?”
Hazırsanız bugün biraz maneviyat, biraz mizah, biraz da erkeklerin strateji, kadınların sezgi dolu bakış açılarıyla bu konuyu birlikte yoğuralım. Çünkü hem “Ya Fettah” (açan, çözüm bulan), hem “Ya Alim” (bilen) bize çok şey anlatıyor — hem ruhsal hem de gündelik hayatımızda.
---
[color=]Kapılar Açılıyor Ama Hangi Kapılar?[/color]
“Ya Fettah” kelime anlamıyla “açan, fetheden, çözen” demek.
Yani teorik olarak bunu okuyan kişi, kapalı işleri açar, tıkanmış muslukları çözer, bazen de Google Chrome’daki donmuş sekmeleri bile kurtarabilir (belki).
“Ya Alim” ise “her şeyi bilen” anlamına geliyor. Bu da demek oluyor ki, bu ismi zikreden kişi, bazen kahvedeki maç yorumlarından tutun, sevgilisinin “bir şeyim yok” cümlesinin ardındaki gizli anlamı bile çözebilir.
Ama işte mesele şu: Kaç kere okuyacağız?
33 mü, 99 mu, yoksa “internet kopana kadar” mı?
---
[color=]Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı: Kaç Kere Okuyalım, Ne Kazanalım?[/color]
Şimdi dürüst olalım beyler…
Birçok erkek için bu konu bir “proje planı” gibi.
Hemen Excel dosyası açılır:
- Amaç: İşlerin açılması.
- Araç: Ya Fettah Ya Alim zikri.
- Metot: Sabah-akşam 33’er defa.
- Beklenen sonuç: Patron maaşa zam, araba çekilişinden Mini Cooper.
Erkek forumdaşlardan biri mutlaka çıkar ve şöyle der:
> “Arkadaşlar ben 99 kere okudum, ertesi gün park yeri buldum. Tesadüf mü bilemem ama işe yarıyor!”
Bir diğeri gelir:
> “Ben 313 kere okudum, hâlâ kombi arızalı ama içim huzurlu.”
Bu noktada anlarız ki erkeklerin yaklaşımı net: stratejik, ölçülebilir ve sonuç odaklı.
Onlar için “Ya Fettah Ya Alim”, tıpkı bir yatırım gibi — “bugün okurum, yarın getirisi olur.”
---
[color=]Kadınların Empatik Yaklaşımı: Kalple Okunur, Sayıyla Değil[/color]
Kadın forumdaşlarımız ise olaya daha kalpten, daha sezgisel yaklaşır.
Onlar için mesele sayıda değil, niyettedir.
Bir kullanıcı şöyle yazar:
> “Ben Ya Fettah Ya Alim’i saymadan okuyorum, çünkü Rabbim kalbimi biliyor.”
Bir diğeri cevap verir:
> “Ben sabah işe giderken otobüste içimden tekrarlıyorum, sonra mucize gibi o gün herkes gülümsüyor.”
Kadınların bu yönü çok güzel çünkü onlar zikri bir ritüel değil, bir duygusal bağlantı hâline getiriyor.
Yani erkekler “kaç kere okuyayım ki sonuç alayım?” diye düşünürken, kadınlar “nasıl hissedeyim ki kalbim huzur bulsun?” diye yaklaşıyor.
Bu fark, forumun en tatlı tartışmalarından birini doğurur tabii:
> “Önemli olan sayısı mı, samimiyeti mi?”
---
[color=]Bir Forum Klasiği: “Ben Denedim Arkadaşlar!”[/color]
Hiçbir forum tartışması, deneyim paylaşmadan tamamlanmaz.
O yüzden mutlaka biri çıkar ve şöyle yazar:
> “Arkadaşlar ben 40 gün boyunca her sabah 99 kere Ya Fettah Ya Alim çektim. 41. gün evin kapısı kendi kendine açıldı, ama meğer rüzgârmış.”
Bir başkası da gelir, konuyu bambaşka boyuta taşır:
> “Ben okudum, gerçekten işlerim açıldı. Ama sonra yanlışlıkla ‘Ya Kahhar’ dedim, patronla kavga ettim. Denge önemli arkadaşlar.”
İşte tam bu noktada forum gülmekten kırılır. Çünkü bir yandan herkes ciddi ciddi düşünür, diğer yandan “maneviyatla mizahın kardeş olduğu” gerçeğini hatırlar.
---
[color=]Bilimsel (!) Bir Yaklaşım: Zikir Frekansı ve Beyin Dalgaları[/color]
Biraz da işin “bilimsel görünen” kısmına bakalım.
Psikolojik araştırmalar (evet, gerçekten var) gösteriyor ki, düzenli tekrar edilen kelimeler, beynin alfa dalgalarını artırıyor. Yani sakinlik, konsantrasyon ve iç huzur sağlıyor.
Dolayısıyla “Ya Fettah Ya Alim” zikrini 33, 99 ya da 1000 kere okumanın biyolojik etkisi, stres hormonu kortizolü azaltmak olabilir.
Tabii bunu duyan erkek forumdaş hemen hesap yapar:
> “Demek ki 33 kere okursam %30 huzur, 99 kere okursam %90 huzur geliyor?”
Kadın forumdaş ise daha derin düşünür:
> “O zaman demek ki ben içten okuyunca beynim değil, kalbim sakinleşiyor.”
Ve işte böylece forum hem mistik hem nörobilimsel bir tartışma alanına dönüşür.
---
[color=]Rakamların Ötesinde: Zikir Bir Enerji, Bir Niyet[/color]
Aslında sayı ne olursa olsun, her tekrar bir niyetle anlam kazanır.
“Ya Fettah” demek, “kapanan yollar açılsın” demektir.
“Ya Alim” demek, “ne yapmam gerektiğini bilebileyim” duasıdır.
Yani biri anahtarsa, diğeri rehberdir.
Bir forumdaş bunu çok güzel özetlemişti:
> “Ya Fettah kapıyı açar, Ya Alim o kapıdan girip girmemem gerektiğini öğretir.”
---
[color=]Forumun En Neşeli Kısmı: Espriler ve Gerçekler[/color]
Tabii konu “kaç kere okunmalı” olunca mizah da kaçınılmaz:
- “Ben 7 kere okudum, ama Wi-Fi açılmadı.”
- “33 kere okuyunca çay taşmadı, ama kedi yine de üstüme atladı.”
- “99 kere okudum, marketteki indirim kapısı açıldı. Bu da bir fetih sayılır mı?”
Bu tür yorumlar forumu hem gülümsetir hem de düşündürür. Çünkü aslında herkes bilir ki, mesele mucize beklemek değil; tekrarın insanın iç dünyasında yarattığı dinginliktir.
---
[color=]Peki Kaç Kere Okumalıyız?[/color]
Cevap net: Ne kadar ihtiyacın varsa, o kadar.
Kimine göre 33, kimine göre 99, kimine göre bir kahve molası süresi kadar.
Asıl mesele, “okurken kim olduğun” ve “ne dilediğin.”
Çünkü bazen bir defa içten söylersin, 1000 defa tekrar etmeye bedeldir.
---
[color=]Sonuç: Hem Gül, Hem Düşün, Hem Oku[/color]
Bu forumun güzelliği burada: Bir yandan manevi konular konuşuyoruz, bir yandan birbirimizi güldürüyoruz.
Erkekler strateji kurarken, kadınlar kalplerine danışıyor.
Ama sonunda herkes aynı yerde buluşuyor: iç huzurda.
---
[color=]Soru Zamanı Forumdaşlar![/color]
Peki siz ne düşünüyorsunuz?
Kaç kere okudunuz, ne oldu?
Bir keresinde “Ya Fettah Ya Alim” dediniz de gerçekten işleriniz açıldı mı, yoksa sadece dolabın kapısı mı?
Yoksa en güzeli saymadan, sadece hissederek mi okumak?
Yorumlarda buluşalım. Hem gülelim, hem biraz açılalım — belki Ya Fettah da gülüyordur bizi izlerken.